27 Mayıs 2014 Salı

Üç aylarda inanç turizmin gözdesi Eyüp Sultan




Kamerî takvimin Recep, Şaban ve Ramazan ayları, İslam coğrafyasında kutlu zaman dilimi olarak değerlendiriliyor. Müslümanların manevi olarak değerlendirdiği bu aylarda inanç turizmin de gelişmesine vesile oluyor. Türkiye’de inanç turizmin gözde mekânlarından İstanbul’daki Eyüp Sultan Camii, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı haline geldi. Sahabeyi ikram efendilerimizden Ebu Eyyûb El-ensarî Hazretleri’nin kabrinin de bulunduğu Eyüp Camii, manevi atmosferiyle gelen ziyaretçileri etkiliyor. Sabah namazlarında camiinin avlusu dolup taşarken, gün içerisinde kutsal mekanların ziyaretçilerinin normal aylara göre daha fazla olduğu söyleniyor. 
 
Üç aylar, mü’minlerin hayatındaki  dikkat etmeleri gereken en önemli manevî mevsimlerdir. Zira bu mevsim, Allah Rasulü’nün (sas) hayatında çok önemliydi. Bu faziletli vakitler, yıl içerisinde eksilen maneviyatı artırmak için de bir fırsat. Cenab-ı Hakk’ın emirlerine uyma sürecini ifade eden 3 aylar boyunca, O’nun (cc) rızası için verilen sadakalar, kılınan nafile namazlar, tutulan oruçlar bir Müslüman için en büyük hazinedir. Bu mübarek ayları iyi değerlendirmek isteyen insanlar daha fazla ibadet etmek için özellikle camileri tercih ediyor.
Regaip, Berat, Kadir ve Miraç gibi mübarek geceleri de içinde barındıran üç aylarda Müslümanlar İstanbul’daki  Hırka-i Şerif, Sümbülefendi, Eyüpsultan,Süleymaniye gibi camiler kandil gecelerinde en fazla ziyaret edilen arasında yer alır.

 Bu mekanların  başında akla ilk gelen de şüphesiz Eyüp Sultan Cami’dir. Dünyanın dört bir yanından İstanbul’a gelen turistlerin yanı sıra Türkiye’nin bir çok şehrinden gelen vatandaşlar, Efendimiz ’in manevi iklimini buralara adeta nakşetmiş durumda. Sahabe efendilerimizden Eyüb El-ensari Hazretlerinin türbesinin de bulunduğu  Eyüp Camii ve çevresini tıklım tıklım dolduruyor. Ramazan ayında farz olan orucu üç aylarda da sünnet olarak tutan vatandaşlar bir yandan iftar saatini beklerken diğer yandan da vakitlerini dua etmekle geçiriyor.

Feshane’den Eyüp Cami’ne uzanan Haliç kordonunu dolduran, Fas,Mısır,Libya,Cezayir ve Tunus gibi bir çok arap ülkesinden gelenler dikkat çekerken, Bosna Hersek, Arnavutluk ve Kosova gibi Balkan ülkelerinden  Boşnakların yoğunluğu da gözlerden kaçmıyor.

Onlardan birisi de Bosna Hersek’ten İstanbul’a tatile gelen Edis Besiç ve eşi Ezma Besiç. Edis Besiç özellikle hafta sonları tıklım tıklım dolan Eyüp’teki kalabalığın bayram havası oluşturduğunu söylerken,” Burada manevi bir ortam var, anlatmakta güçlük çekiyorum, ne zaman gelsem buraya çok mutlu oluyorum, insanlar çok sıcak, birbirlerine yardımcı oluyorlar, pide ve lahmacunlar çok güzel.” şeklinde memnuniyetini ifade ediyor. Ezma Besiç ise Türkiye’yi sevdiğini ve buradaki huzur ortamının tarif edilemez olduğunun altını çiziyor.

Suriye’deki savaş yüzünden Türkiye’ye ailesiyle birlikte gelen Ahmed Silo, Eyüp Sultan’da üç ayların atmosferinden etkilendiğini belirtti. Silo, özellikle bu aylarda daha fazla Kuran-ı Kerim okuduğunu ve vaktinin çocuğunu camide ibadet etmekle geçirdiğine değinip,”Burada hepimiz kardeşiz, huzurlu bir ortam, kimse sana karışmıyor, kimliğimi soran da yok. Ailemle Eyüp’te yaşamaktan mutluyuz.” şeklinde konuştu.İlçe sakinleri de özellikle hafta sonları Eyüp Sultan ve çevresinin insanlarla dolup taşıdığını ve bunu bereket olarak gördüklerini dile getiriyor.
Üç aylarda zaman uhrevî renklerle tüllenir

Fethullah Gülen Hocaefendi, bu kutlu zaman dilimlerini şu şekilde anlatıyor: “Bu aylarda gönül dünyalarına yönelen insanlar, iman ve iz’anlarından fışkıran ışıklarla eşyanın perde arkasını süze süze, duygularıyla, içinde ebedî bir ömür sürecekleri firdevslere uyanmış ve ulaşmış gibi olurlar. Onlar için bu aylardaki günler, geceler, hatta saatler ve dakikalar âdeta bir başka büyüyle gelir-geçer; gelip geçerken de derecesine göre herkese mutlaka bir şeyler fısıldar. Bu aylarda zaman hep uhrevî renklerle tüllenir.”

Hiç yorum yok: